Philip Morris Manisa'li!

Philip Morris  Manisa'li!

                                                             Asıl adı Şinasi Moris Eskenazi 1855 yılında fakir bir Yahudi ailesinin dört çocuğundan birisi olarak Manisa’da dünyaya gelir. Salgın hastalıkların kol gezdiği o dönemde, Manisa’da da kuşpalazı (boğmaca) hastalığı, pek çok çocuğun ölümüne sebep olmaktaydı. On yaşlarındaki Moris’de bu salgına yakalanır. Babası, Moris’i Sultan Câmi  Dârüş şifası’na götürür. Uzun süre bu Dârüş şifâ’da yatıp şifa bulan Moris’in babasına hekimler, “Artık oğlunu çıkarabilirsin,” dediklerinde, babası hem çok sevinir hem de hastane ücretini ödeyecek parası olmadığı için üzülür. Mahcup ve tedirgin bir şekilde durumunu, oğlunu tedavi eden Dr. Şinasi Bey’e anlatır. O da hastanenin bir vakıf hastanesi olduğu için, fakirlerden para almadığını söyler. Hem baba hem de bunu duyan küçük Moris çok sevinir. O gün, çocukluk tasavvur ve hayali içinde, “Eğer bir gün zengin olursam, Manisa’ya bir hastane yaptıracağım,” diye kendi kendine söz verir. Moris, Manisa’daki Yahudi Mezarlığında bir bekçilik işi bulur. Ama okuması yazması olmadığı için, mezar taşlarını okuyamaz ve işten atılır. O günlerde kahvelerde, İzmir Limanına bir şilebin geldiği ve Amerika’ya gideceği konuşulmaktadır. Bunu duyunca Moris, kardeşi Salamon’u da yanına alarak cebindeki iki mecidiye ile gidip gizlice gemiye biner. Yola çıkınca fark edilirler ama geri dönüş şansları da yoktur artık. İşin aksi aslında bu gemi Amerika’ya değil, Mısır’a gitmektedir.  İskenderiye’ye varınca gemiden inerler. Bir de bakarlar ki, limanda başka bir gemi tütün boşaltmaktadır. Geminin sahibi Yunan asıllı bir tüccardı. Çocukların dikkatli bakışları Grafallo isimli tüccarın dikkatini çeker. Onları çağırıp hamal olarak işe alır. Tütünden anladıkları için onları hep yanında tutar. Grafallo tütün ticaretinin bütün inceliklerini kendilerine öğretir. Moris’e “Esas hayat yenidünya Amerika’da, siz oraya gidin...” diyerek teşvikte bulunur. Sermaye olarak da 25 bin dolar verir. İsmini Amerika da Morris, soyadını da Şinasi olarak değiştirir. (Aldığı soyadının Dr. Şinasi’nin adı olduğunu söylemeye hacet var mı?) Morris Şinasi, Amerika’da, Mısır’dan bildiği bir iş olan sigara işine girer ve kısa zamanda zengin olur. Amerika’da bulunan ve başı sıkışan Osmanlı vatandaşlarına ciddi yardımları bulunur. Sigara imalinde kullandığı tütünleri tercihen Türkiye’den temin ettiği ve kriz döneminde ekonomimize katkı sağladığı için II. Abdülhamit tarafından, 17 Şubat 1908 tarihinde ‘Üçüncü Dereceden Mecidiye Nişanı’ ile ödüllendirilir. O yıllarda Philip isminde bir tüccar ile ortak olarak philip Moris sigara şirketini kurarlar. Bugün 160 ülkede hizmet vermektedir. Dünya sigara üretiminin % 30’unu bu şirket karşılamaktadır. 2005 yılı cirosu 98 milyar dolardır. Morris memleketi olan ve doğup büyüdüğü yer olan Manisa’yı hiç unutmaz. O kadar ki yaptırdığı evi Türk stili yaptırır ve içini de yine Türk şark tarzı ile döşer. 1928 yılına gelindiğinde çocuklarına bir vasiyette bulunur. Manisa’da bir çocuk hastanesi kurun ve yaşatın.1928 yılında vefat eden Moris Şinası’nın vasiyetini çocukları 1933 yılında gerçekleştirir. 45 yataklı hastaneye 1 milyon dolar para ayırır. Bu paranın 200.000 doları ile inşaatı ve malzemeler diğer kalanı ise 800.000 doları ise bankaya yatırılıp faizi ile hastanenin masrafları karşılanacaktır.…

Kommentare

Beliebte Posts aus diesem Blog

Wenn DU nur die ganze Macht der Zahlen 3, 6 und 9 kennen würden, dann würden Sie den Schlüssel zum Universum in der Hand halten. - Nikola Tesla -

Geschichte und Gegenwart Frankreichs und die Situation, in der es sich befindet.

PEYGAMBER ENOK'UN KİTABI DÜŞMÜŞ MELEKLER /NEFİLLER/ ANNUNAKİLER